'OKU'MAYAN ENTELLEKTÜELLER!


Yusuf Ziya ERARSLAN Gazeteci-Yazar​ / yzemedya@gmail.com
​​
İnsan bir şeyi ne kadar çok yaparsa o kadar çok yapmak istermiş… Bu bilimsel bir gerçek. Misal; uyudukça uyumak, koştukça koşmak, yedikçe yemek, güldükçe daha da gülmek ister insan… Veya bunun tam tersi. Ara verince ertelemeyi seçer, yapmaz, yapmayı aklından bile geçirmez. Bizim yazı işi biraz öyle oldu. Uzun süredir yazmıyordum, böyle olunca da yazma isteğimi kaybettim sanırım. 

Friedrich Nietzsche’nin dediği gibi, ‘’ İnsan yazarken sadece anlaşılmak değil, muhakkak ki aynı zamanda anlaşılmamak da ister.’’ Belki anlaşılamamaktı benim korkum… Çünkü insanların kafası çok meşgul ve bir o kadar karışık. ‘’Yazmaya başlamadan önce, düşünmeyi öğrenmeli’’ diyor Nicolas Boileau. Düşünmeyi, sorgulamayı, araştırmayı unuttu bu toplum. Çünkü birileri onların yerine düşünüyor, bir fikir ortaya atıyor! Bu yetmez mi? Özellikle teolojik (din bilimi) ve siyaset kulvarında buna çok rastlıyoruz. Lideri-önderi, hocası, şeyhi, üstadı her neyse o düşünüyor, beyan ediyor ve hüküm veriyor. Tabi olanlarda koşulsuz buna inanıyor ve onun katiyen doğru olduğuna karar veriyor. Yaradan’ın Ademoğlu’na bahşettiği en büyük lütuf olan akıl, irade ve şuur devreden çıkıyor. Hal böyle olunca da ‘okumayan, aklını kullanmayan, düşünmeyen, sorgulamayan, muhakeme ve itiraz etmeyen’ bir kitle ortaya çıkıyor. Tarikat, cemaat ve siyasi partilerde bu fazlasıyla baskın bir olgu. İslam’ın ilk suresi Alâk Suresi’dir. Bu surenin ilk ayeti de ‘oku’dur. İkra’ bismi rabbikellezî halaka. Türkçesi Yaradan Allah’ın adıyla oku! Okumak İslam’ın ilk şartıdır yani. Ve ‘düşün-aklını kullan’ diyor yüce yaratıcı. (Bakara 63, 73-164-219-242,  Yasin 62, Safsat 138, Duhan 58, Muhammed 24) Yani okumak, düşünmek ve aklı kullanmak bir ‘tavsiyeden’ öte Allah’ın (cc) ‘emri’dir! Bir de ‘’Ben çok entellektüelim, ben çok okurum’’ diyerek triplere giren tipler var! Ne okuyorsun? Yakın tarih, dünya klasikleri falan feşmekân… Bunları da oku da be kardeşim ama sen inandığın dinin kitabını okumadın! İnandığın Allah’ın sana ne söylediğini bilmiyorsun! Sana ‘yol haritası-hayat reçetesi’ olarak gönderdiği Kitabullah’ı bi zahmet açıp ne yazıyor diye bakmadın! Seni bir sperm damlasından yaratan Allah’ın ölçülerini-öğütlerini, emir ve yasaklarını bilmeden nasıl entelektüel olabilirsin? İşte okumazsan, kaynağından öğrenmezsen, düşünmezsen, sorgulamazsan, aklını kullanmazsan biat ettiklerinin yalanlarını gerçek sanar mal mal gezersin ortalıkta. Sana doğruyu söyleyene de küfürler, hakaretler eder cehaletinle ömrünü tamamlarsın… İnsanları kandırıldığına ikna etmek, kandırmaktan daha zordur. İşte bu yüzden yazmak bana bazen çok mantıklı gelmiyor… Selamlar, sevgiler…
​​

Haber Resimleri