BM Raporuna Göre 2050 Yılında Enfeksiyon Hastalıklarından Her Yıl 10 Milyon İnsan Ölecek




Mete Generaloglu/ saglikmuhabiri.net/ Ankara

Basın toplantısında konuşan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Hakkı Gürsöz, antimikrobiyal direncin küresel bir sorun haline geldiğini, Avrupa’da en çok antibiyotik tüketen ülke olan Türkiye’nin antibiyotik tüketim hızını en yüksek oranda azaltan ülke olduğunu söyledi. 

Antimikrobiyal direncin sadece bizi ilgilendiren bir konu olmadığını küresel bir sorun olduğunu ifade eden Gürsöz, “antibiyotiklerin gereksiz, özensiz aşırı kullanımına bağlı yaşanan karşılaştığımız küresel bir sağlık sorunu olan antimikrobiyal ilaç direnci meselesi sadece bizi ilgilendiren bir konu değil, bu iş küresel bir halk sağlığı sorunu haline gelmiş durumda. Eğer bu artış eğilimi bu şekilde devam ederse önümüzdeki yılların en önemli sağlık sorunu olmaya da devam edecek. Geçen yıl yayınlanan Birleşmiş Milletler raporunda 2050 yılına ulaştığımızda en önemli ölüm sebebinin antimikrobiyal dirence bağlı enfeksiyon hastalıklarını tedavi edememeye bağlı ölümler olacağı, yıllık, yaklaşık 10 milyon ölümün bununla ilişkili olacağı yer alıyor.” dedi. 

Tüketim Hızını En Yüksek Oranda Azaltan Ülkeyiz

Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Hakkı Gürsöz, konuşmasında “Avrupa’nın en fazla antibiyotik tüketen ülkesi olarak yaptığımız çalışmalarla birlikte antibiyotik kullanım tüketim hızını şuanda Avrupa’da en yüksek oranda azaltmayı başarmış ülkeyiz. 

1000 kişi başına antibiyotik tüketimimiz 2011 yılında 42 birimken bu rakam 2018 yılında 30 birime kadar gerilemiş durumda. Bu azalma eğilimi trendinin de devam ettiğini söylemek istiyorum. Hekimler olarak günlük 1 milyonu aşkın reçete yazıyoruz. Reçetelerde bulunan antibiyotik oranlarımız yüzde itibarı ile 2011 yılında yazılan yüz reçetenin 35’inde antibiyotik vardı. Neredeyse 3 reçetenin birinde antibiyotik vardı. Şu soru aklınıza gelebilir; ‘acaba kış aylarının verisi mi alındı.’ Hayır, 1 Ocak, 31 Aralık, tüm yıl verisidir bu. Bu oran da 2018 yılında 25’e geriledi. Bu da çok önemli bir gelişme. Hekimlerimizin farkındalığının bu anlamda çok arttığını ve daha seçici davrandıklarını bu rakam bize söylüyor. 2011 yılında biz 218 milyon kutu antibiyotik tüketmişiz. Tüm ilaç tüketimimizin içerisinden 218 milyonu antibiyotikler. Bu rakam 2018’de 166 milyona gerilemiş. Bu da yine bizi sevindiren bir gelişme” diye konuştu. 

Gürsöz, “Antibiyotiklere 2011 yılında 10 lira 72 kuruş ödemişiz. İlaca harcadığımız her yüz liranın 10 lira 72 kuruşunu antibiyotiklere ödemişiz. Bu rakam 2018’de 4 lira 64 kuruşa gerilemiş. Şuanda yüz liralık ilaç harcamasının sadece 4 lira 64 kuruşu antibiyotiklere gidiyor. Bu da yine diğer bulguları destekliyor” ifadelerini kullandı.

Hızlı Aksiyon Alınması Da Son Derece Önemli

Hakkı Gürsöz, hatalı ve gereksiz antibiyotik kullanımının ve hayvanlarda kullanılan antibiyotikler nedeniyle bu noktaya gelindiğini ifade ederek, “Bu niçin küresel bir sorun haline geldi. Dünyanın bir çok ülkesinde aşırı kullanım, hatalı kullanım, yani tedaviyi reçete edildiği şekilde hastanın tatbik etmemesi, yarıda kesmesi, günde iki kez alacaksın demişsek 1 defa alması ya da aklına estiği zaman alması ve Gerekmediği halde antibiyotik kullanımı meseleyi bu noktaya getirdi. Temel sebepler bunlar. Tek başına bunlar değil tabi. Bunun hayvan sağlığında kullanımı meselesi de ayrı bir başlık. DSÖ bunun için ne yapıyor! Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü ile beraber bunun önüne geçmeye çalışıyorlar ama çabalarının şu aşamada çok da yeterli olmadığını söylemem lazım. Hala binlerce ton antibiyotiğin dünya genelinde bu anlamda kullanıldığını da biliyoruz.” şeklinde konuştu. 

Gürsöz, hastanelerde mevcut olan Enfeksiyonları Önleme ve Kontrol Komitelerinin çalışmalarının da çok önem arz ettiğini belirterek, “özellikle yatan hastalarımızın bu anlamda yakın takibi özellikle de dirençli bakterilerle ya da enfeksiyon etkenleri ile enfekte olan hastaların yakın takibi, kontrol altında tutulması, izlenmesi yine sağlık çalışanlarımızın bu anlamda bilinçlendirilmesi, eğitimlerle bilgi seviyelerinin arttırılması, hızlı aksiyon alınması da son derece önemli.” diye konuştu.  

Bu Mesele Küresel Sağlık Sorunudur Ticari Kaygılarla Hareket Edilemez

Dünyada yeni antibiyotik üretimini yavaşlaması konusuna da değinen Hakkı Gürsöz, “100’ü biraz geçkin sayıda farklı çeşit antibiyotiği kullanıyoruz ama ne yazık ki elimizdeki etkili antibiyotik sayısı giderek azalıyor. Bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıya kadar düştü. Yerine yenisini koyabiliyor muyuz? Ne yazık ki daha etkili antibiyotikleri klinik kullanıma sunduk diyemiyoruz. Çünkü bu alandaki araştırmaların, ilaç keşfi, yeni molekül keşfi anlamında çalışmaların biraz zayıf kaldığını söylemem gerekiyor ilaç endüstrisi tarafında. Sebebinin biraz ticari diye düşünüyorum. Çünkü 15-20 yılda hadi bilemediniz 30 yıldaki ilaç yaşam döngüsü içerisinde kısa sayılabilecek bir dönemde çok yüksek Ar-Ge harcamaları yapacaksınız, bir ürün piyasaya çıkacak ama 20 yıl sonra kullanımdan çıkacak ömrünü tamamlayacak. Çünkü yoğun bir direnç problemi var dolayısıyla bu alana yatırım yapmak konusunda ilaç endüstrisinin genel manada, küresel manada isteksiz olduğunu görüyoruz. Bu alana çok yatırım yapmak istemiyorlar. Siz olsanız ömür boyu ilaç kullanacağını bildiğiniz bir kronik hastalık alanına mı yoğunlaşırsınız yoksa 15-20 yıl sonra belki elinizden kayıp gidecek bir alana mı yatırım yapmak istersiniz. Biraz bu bakış açısıyla bakıyorlar. Bu mesele hakikaten küresel sağlık sorunudur o nedenle ticari kaygılarla hareket edilemez.” dedi. 

G20 Ülkeleri Yeni Antibiyotiklerin Keşfi İçin Fon Oluşturdu

G20 Ülkelerinin bu konuyu masaya yatırdığını belirten Gürsöz, “2017’de G20 zirvesinde liderlerimizin de gündemine gelmiş bir konuydu bu. Dünya liderleri bu meseleyi masaya yatırdılar ve dediler ki; ‘biz hükümetler, devletler olarak bu anlamda harekete geçmeliyiz, bizler bir şeyler yapmalıyız’ bu nedenle de geçen yıl aktive olan, bizim de içerisinde olduğumuz bir mekanizma hayata geçti. Küresel Antimikrobiyal Dirençle Mücadele Üssü kuruldu. Biz de bunun yönetimindeyiz. Öncelikle fon oluşturulması kararı alındı. Devletler buraya paraya koyacaklar. Bu fondan desteklenecek bilimsel çalışmalarla yeni antibiyotiklerin keşfi hedefleniyor.” şeklinde konuştu. 



Haber Resimleri