“Penisilin Alerjisi Olduğunu Bildiren 10 Hastadan 9’unda Penisilin Alerjisi Yok”




Mete Generaloğlu/ saglikmuhabiri.net/ Ankara


Türkiye Ulusal Alerji ve İmmünoloji Derneği (AİD), İlaç Alerjileri Çalışma Grubu, “İlaç Alerjileri Konusunda Farkındalığın Artırılması”, “Akılcı İlaç, Akılcı Antibiyotik Kullanımının Önemi” ve “T.C. Sağlık Bakanlığı e-Nabız Uygulamasının İlaç Alerjileri Konusunda Katkıları” konu başlıkları ile, penisilinin keşfedildiği günün 28 Eylül olması nedeniyle penisilin ve ilaç alerjileri konusunda kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla bir basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda konuşan Türkiye Ulusal Alerji ve İmmünoloji Derneği (AİD) Başkanı Prof. Dr. Bülent Şekerel, tanı ve tedavi amacı ile sıklıkla kullanılan ilaçlara karşı alerji gelişebildiğini belirterek, , “İlaç alerjileri, tedavinin ilk günlerinde olabileceği gibi daha geç dönemde ortaya çıkabilir.” dedi. Türkiye Ulusal Alerji ve İmmünoloji Derneği (AİD) Başkanı Prof. Dr. Bülent Şekerel, yaptığı açıklamada, tanı ve tedavi amacı ile sıklıkla kullanılan ilaçlara karşı alerji gelişebildiğini söyledi.İlaç alerjisi gelişimini önceden takip etmenin mümkün olmadığını söyleyen Şekerel, “İlaç alerjileri, tedavinin ilk günlerinde olabileceği gibi daha geç dönemde ortaya çıkabilir. Reaksiyonlar hafif deri döküntülerinden yaşamı tehdit edebilecek ağır reaksiyonlara kadar geniş bir spektrumda olabilir. İlaç kullanımından dakikalar ya da saatler içinde deride kızarıklık kabarıklık, kaşıntı, yüzde, göz kapaklarında veya dudaklarda şişlik ve/veya aniden başlayan burun akıntısı, hapşırık, öksürük, nefes darlığı, hırıltı, tansiyon düşmesi, bayılma, bilinç kaybı gibi durumlar ortaya çıkabilir. Ayrıca ciltte soyulma ve ağız mukozasında yaralar, döküntü ile beraber ateş ve lenf bezlerinde büyüme ile giden ağır ilaç reaksiyonları olabilir”şeklinde konuştu. 

Penisilin Alerjisi Testlerle anlaşılabilir

Prof. Dr. Bülent Şekerel, her ilacın alerjik reaksiyona yol açma potansiyeli olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Şekerel bazı ilaçlarla reaksiyonların daha fazla görüldüğünü belirterek, “Özellikle de penisilin grubu antibiyotikler, aspirin ve benzeri ağrı kesici ilaçlar en sık alerjik reaksiyonlara neden olan ilaçlardandır. Ancak gerçekte penisilin alerjisi olduğu düşünülen hastaların çok az bölümünde gerçek penisilin alerjisi vardır. Şöyle ki, penisilin alerjisi olduğu bildirilen 10 hastadan 9 unda penisilin alerjisine rastlanmaz. Gerçek bir alerji olup olmadığı ise alerji uzmanları tarafından yapılacak olan testlerle ortaya konabilir. Bu nedenle penisilin alerjisi olduğunu düşünerek tedavisini aksatan hastaların da mutlaka bu konunun gerçekliğini öğrenmeleri için bir alerji uzmanına başvurması gerekmektedir” diye konuştu.

Yanlış Tanı Daha Fazla Yan Etki Demek

Yanlış konulmuş penisilin alerjisi tanısının pek çok olumsuz duruma neden olduğunu sözlerine ekleyen AİD Başkanı Prof. Dr. Bülent Şekerel, “Bunlar, daha az etkin antibiyotik tedavileri, daha fazla yan etkiye yol açabilecek antibiyotik tedavileri, daha pahalı antibiyotiklerin kullanılmasıyla artmış tıbbi harcamalar, hastane yatışında uzama ve antibiyotiklere dirençli enfeksiyonlarda artışa neden olur. Gerçekten penisilin alerjiniz olup olmadığının alerji uzmanları tarafından değerlendirilmesi antibiyotik tedavi planlamaları açısından çok önemlidir.” diye konuştu.

Şekerel, daha önce penisilin kullanımı ile reaksiyon öyküsü olmayan hastalara penisilin kullanımı öncesi test yapılmasına gerek olmadığını belirterek, bu ilaçların enjeksiyonlarının acil müdahale yapılabilecek sağlık kuruluşlarında uygulanması gerektiğini söyledi

GÜRSÖZ: Yüz Liranın 4.64’ü Antibiyotiklere Gidiyor

Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Hakkı Gürsöz ise konuşmasında, akılcı antibiyotik kullanımı çalışmaları hakkında yürütülen çalışmalar konusunda bilgi verdi. Hakkı Gürsöz, Türkiye'nin antibiyotik tüketim hızını Avrupa'da en yüksek oranda azaltmayı başaran ülke olduğuna dikkat çekerek, “2011'de bin kişi başına 42 birim olan antibiyotik tüketim oranı geçen yıl 30 birime kadar gerilemiş durumda” ifadesini kullandı. 

Türkiye'de bir milyonu aşkın reçete yazıldığını ifade eden Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Hakkı Gürsöz, “2011'de her yüz reçetenin 35'inde antibiyotik olduğunu, bu oranın  geçen yıl yüzde 25'e kadar gerilediğini gördük., 2011'de 218 milyon antibiyotik tüketim oranını geçen yıl itibarıyla 166 milyona gerilemiş durumda. Ekonomik değer olarak baktığımızda, 2011'de ilaca harcadığımız her 100 liranın 10 lirası antibiyotiklere ödendi. Bu rakam 2018'de 4 lira 64 kuruşa geriledi. Şu anda 100 liralık ilaç harcamasının 4 lira 64 kuruşu antibiyotiklere gidiyor" diye konuştu.

İlaç Alerjisinde E- Nabıza Yapacağınız Kayıt , Hayatınızı Kurtarabilir

Türkiye Ulusal Alerji ve İmmünoloji Derneği, İlaç Alerjileri Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Emine Dibek Mısırlıoğlu ise konuşmasında  ilaç alerjilerinin tedavilerine ilişkin bilgiler verdi. 

İlaç alımından sonra bir reaksiyon meydana geldiği anda şüpheli ilaçların kesilerek, tedaviye başlandığını ifade eden Prof. Dr. Mısırlıoğlu, “Hekiminiz gereken durumlarda ilaç testlerinin yapılması için sizleri alerji uzmanına yönlendirecektir. Alerji uzmanına kullanmakta olduğunuz ve en son kullanmış olduğunuz ilaçların bilgisinin verilmesi önemlidir. Bu kapsamda Sağlık Bakanlığı tarafından hayata geçirilen E-nabız Kişisel Sağlık Kaydı Sisteminde kullanmış olduğunuz ilaçların “Reçetelerim” bölümünde, varsa ilaç alerjilerinizin de “Alerjilerim” bölümünde kayıtlı olması, reaksiyon durumunda şüpheli ilacın doktorunuz tarafından bulunması açısından hayati önem taşımaktadır” diye konuştu.

İlaç Alerjisi Kimlik Kartı

Alerji uzmanı tarafından yapılan değerlendirme sonrası ilaç testlerinin reaksiyondan 1-6 ay sonra yapılabildiğini sözlerine ekleyen Prof. Dr. Emine Dibek Mısırlıoğlu, “İlaç alerjisi tanınız alerji uzmanı tarafından doğrulandıktan sonra sizin için “İlaç Alerjisi Kimlik Kartı” düzenlenecektir. Bu kartta“Kullanılmaması Gereken İlaçlar” ve “Kullanabilecek İlaçlar” belirtilecektir. Bu kimlik her zaman yanınızda olmalı ve ilaç yazan veya uygulayan sağlık çalışanına mutlaka gösterilmelidir” dedi.

Hekim Önermedikçe Gereksiz İlaç Kullanmayın

Türkiye Ulusal Alerji ve İmmünoloji Derneği, İlaç Alerjileri Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Emine Dibek Mısırlıoğlu, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yanlış ve gereksiz ilaç kullanımlarının önemli bir sorun olduğuna dikkat çekerek, “Akılcı ilaç kullanımı çok önemlidir. İlaç yan etki ve ilaç alerjilerinden korunmak için ilaçlar özellikle antibiyotikler hekim önermedikçe kullanmamalıdır. İlaçların yanı sıra ilaç dışı gıda takviyesi ve bitkisel ürünlerin bilinçsiz kullanılmasından kaçınılmalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.

Çocuklarda İlaç Alerjisine Dikkat

Dr. Sami Ulus Kadın Doğum Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Zülfikar Akelma ise  da çocuklarda ilaç alerjilerine ilişkin bilgilendirmelerde bulundu. 

Akelma, erişkinlere kıyasla çocukluk çağında ilaç alerjisinin daha az görüldüğüne dikkati çekerek, “Yine de, herhangi bir ilacı kullanırken ciltte oluşan kabarıklık, kızarıklık, kaşıntı başta olmak üzere beklenmeyen bir bulgu olunca ilaç alerjisi yönünden ele alınmalıdır” dedi.

Hastanede yatarak tedavi gören çocuklarda ilaç alerjisinin daha fazla görüldüğünü söyleyen Zülfikar Akelma, “Çocuklarda sık kullanılan ilaçların başında antibiyotikler ve ateş düşürücü ilaçlar gelir. Çocuklarda özellikle antibiyotiklere bağlı alerjiler sık görülmektedir. Aynı zamanda, çocuklarda enfeksiyonlara bağlı olarak döküntülü hastalıklar da sık görülmektedir. Bu enfeksiyonların çoğuna virüsler neden olur. İlaç kullanan, özellikle de antibiyotik kullanan bir çocuğun vücudundaki kabarıklık, kızarıklık hem enfeksiyona bağlı hem de kullandığı ilaçlara bağlı gelişmiş olabilir” diye konuştu.

Gereksiz İlaç Özellikle de Antibiyotuk Kullanımından Kaçınılmalı

Akelma, bazı durumlarda, özellikle hastanede yatan, çok sayıda ilaç verilenlerde birden fazla ilaca bağlı alerji gelişebileceğini de aktararak, şikayetlerin ilaç alerjisi olup olmadığına karar verilmesinin önemine dikkat çekti. 

İlaç alerjisini tanısı iyi bir değerlendirme sonrası yapılacak olan birtakım alerji testleri ile konulabileceğini, değerlendirmenin ve testlerin uzman kişilerce yapılması gerektiğini belirten Akelma, “Yapılan çalışmalarda ilaç alerjisi şüphesi olan kişilerin çoğunda gerçek ilaç alerjisi olmadığını biliyoruz. İlaç alerjisi olmadığı halde bazı ilaçları çocuklarda kısıtlamak, gelecekte çocuğun yaşamında karşılaşacağı hastalıklarda tedavi güçlüğüne neden olabilir” ifadelerini kullandı.  

İlaç alerjisinin ilaç kullanımına bağlı geliştiğinin altını çizen Akelma, “Bu nedenle gereksiz ilaç, özellikle antibiyotik kullanımından kaçınılmalıdır. Bu sayede antibiyotiklerin istenmeyen etkilerinin yanında ilaç alerjisi için nispeten uzun ve zahmetli testlere gerek kalmayabilir. Fazla ilaç değil, doktorumuzun önerdiği uygun ve yeterli ilaç ilkesini benimsiyoruz” dedi. 




Haber Resimleri